Gazipaşa Mah. Yavuz Selim Bulvarı, NO:90, Kat:1, Ortahisar/TRABZON
GSM :0533.4795034 İş :0462.3265953
bilgi@biyoenerjienstitusu.com

BİYOENERJİ VE KİRİLİAN FOTOĞRAFÇILIĞI

3-BİYOENERJİ VE KİRLİAN FOTOĞRAFÇILIĞI

Kirlian fotoğrafçılığı, yüksek voltajlı, yüksek frekanslı, düşük amperli elektrik alanına dayalı aygıtlarla nesnelerden yayılan birtakım ışınımları fotoğrafik olarak belirlemeyi amaçlayan elektrografik fotoğrafçılık tekniğine verilen addır.

1939’lu yılların sonlarına doğru Kirlian’ın buluşu daha önceleri “elektrografi”, “elektrofotoğrafi” adlarıyla bilinen tekniğin yeniden tanınmasını sağladı. Fikrin temeli (ki kuru fotoğraf kopyalamayı mümkün kılmıştır) 1777’ye kadar erken bir zamanda George Christoph Lichtenberg tarafından atılmıştır. Bu alanda daha sonra çalışmalarda bulunan, aralarında Nikola Tesla’nın da olduğu bilim insanları, 19. ve 20. yüzyıllarda bu etkiyi daha derinlemesine incelemişlerdir.

Kirlian, bu araştırmayı seleflerinden daha ileriye götürmüştür. O dönemdeki bilim insanlarından bazıları kirlian fotoğrafçılığında söz konusu olan güce “kirlian enerjisi” adını, bazı Rus ve Çekoslavak bilim insanları (Dr. Zdenek Rejdak) ise “biyoenerji” adını vermiştir. Fakat 1940’lı ve 1950’li yıllarda Sovyetler Birliği’nde aura’ya veya enerji-bedenle ilgili verilerin yeterli olmayışından dolayı, kirlian cihazı ününe ancak 1960’larda, yine Sovyet bilim insanlarının çalışmalarıyla kavuşmuştur.

Kirlian fotoğrafçılığı yöntemi Kazakistan devlet üniversitesi’nce 1968’de yayımlanan “Kirlian Etkisi’nin Biyolojik Mahiyeti” adlı çalışmayla bilim dünyasına sunulmuştur. Bu çalışmaların Batı’ya tanıtılması ya da bu konunun Batı’da popüler hale gelmesi ise Sheila Ostrander ve Lynn Schroeder adlı araştırmacı yazarların 1978’de yayımladıkları kitapla gerçekleşmiştir.

Söz konusu fotoğrafların yaşayan her şeyin muhtevasında “yaşam gücü” bulunduğunun ya da “aura”nın varlığının fiziksel kanıtı olduğunu iddia eden Kirlian, böylece, kendi metodu ile öteden beri bazı felsefe ve düşünce sistemlerinin varlığını ileri sürdükleri, canlı bedenlerini sarmalayan, nadir vakalar haricinde gözle görülemez olan auranın varlığının ispatlanmış olduğunu söylemişti.

Kirlian fotoğrafçılığında kullanılan aygıtlar, en basit şekliyle, izole edilmiş bir kutu içerisinde bulunan, bir sıkma plakasıyla, fotoğraf camıyla veya bir optik aletle irtibatlandırılmış bir yüksek frekans kıvılcım üretecinden oluşur. Bir kamera gerektirmeyen aygıt, elektrik akımlarıyla saniyede 75.000-200.000 elektrik salınımı yapabilen jeneratörler gerektirir. Bu jeneratörler de çeşitli optik aletlere ve mikroskoplara bağlanabilir. Kirlian fotoğrafçılığı alanında çalışma yapan araştırmacılar, canlının heyecan ve sağlık durumlarına bağlı olarak renk ve ışıma değişiklikleri gösterdiğini belirtmişlerdir.

Kaynak: http://ottophoto.com/kirlian/kirlian_1/album1.html